SOSYAL MEDYAYA (5)

Artık sadece muayenehane açmak yeterli değil. Danışanların, seni sosyal medyada arıyor. Profiline bakıyor, içeriklerine göz atıyor ve güven duyarsa iletişime geçiyor. Bu nedenle sosyal medya, bir diyetisyenin en güçlü vitrinlerinden biri. Peki bu vitrini nasıl doğru kurgularsın?

Aşağıdaki adımlar, seni sosyal medyada bir “bilgi kaynağı” ve “güvenilir uzman” haline getirirken aynı zamanda sürdürülebilir bir takipçi kitlesi oluşturmanı sağlayacak.

1. Hedef Kitleni Netleştir: “Herkese hitap ediyorum” tuzağından çık

Sosyal medyada herkesle konuşmaya çalışmak, kimseyle bağ kuramamak demektir. Kimin için içerik ürettiğini belirlemek, seni farklılaştırır.

Uygulamalı düşün:

  • Ofis çalışanı kadınlar mı? “Ofiste sağlıklı ara öğün seçenekleri” gibi konulara odaklanabilirsin.

  • Anne adayları mı? “Hamilelikte trimester bazlı beslenme tüyoları” gibi içerikler öncelik kazanır.

  • Sporcular mı? “Antrenman öncesi-sonrası beslenme” odağında ilerlersin.

Küçük egzersiz:

Hedef kitleni şöyle tanımla:
“X yaş aralığında, Y problemi olan ve Z hedefi olan insanlar.”

Bu tanım, hem içerik dilini hem görsellerini hem de platform seçimini etkiler.

2. İçeriğini Eğitici, Kolay Tüketilir ve Samimi Yap

Bilimsel bilgi verirken çok teknik olmak, seni sadece anlaşılmaz yapar. “Glisemik indeks” anlatmak istiyorsan, bunu şöyle sadeleştirebilirsin:

  • ❌ "Yüksek glisemik indeksli karbonhidratlar ani insülin salınımına neden olur."

  • ✅ "Beyaz ekmek yediğinde neden 1 saat sonra yine acıktığını hiç düşündün mü?"

İçerik formatları önerisi:

  • Karşılaştırmalar (X mi Y mi?)

  • Mit yıkmalar ("Ekmek kilo aldırır mı?" gibi)

  • “3 maddeyle…” tarzı kısa listeler

  • Gerçek danışan örnekleri (anonimleştirilmiş)

3. Reels ve Kısa Video: Görsel Anlatımın Gücünü Kullan

Diyetetik bilgisi yazıyla anlatılabilir ama görsel sunum daha kalıcıdır. Instagram Reels, TikTok, YouTube Shorts gibi platformlar artık ilk keşfedilme alanları.

Video içerik fikirleri:

  • “1 Dakikada Sağlıklı Tatlı Tarifi”

  • “Market alışverişi: Bu ürün neden olmaz?”

  • “Diyetisyenim ne yiyor?” günlük vlog tarzı

Önemli olan videonun ilk 3 saniyesinde dikkat çekmek. Örnek:
“Bunu yiyince acıkmanızın sebebi bu” gibi ilgi çeken açılışlar işe yarar.

4. Haftalık Serilerle Düzen Sağla

Seri içerikler hem algoritmayı hem de takipçini memnun eder. Takipçiler ne zaman ne göreceğini bilir. Algoritma da senin tutarlı içerik ürettiğini algılar.

Örnek plan:

  • Pazartesi: Motivasyon postu ("Yeni hafta, yeni tabak!")

  • Çarşamba: “Beslenme Yanılgıları” (Doğru bilinen yanlışlar)

  • Cuma: Mini Quiz / Anket (“Sence bu kahve içeriği zararlı mı?” gibi)

Seriler, sadakat oluşturur. Danışan gibi takipçi yetiştirirsin.

5. Sosyal Kanıtı Kullanmaktan Çekinme

Danışan dönüşüm hikâyeleri, geribildirimler, küçük başarı öyküleri (anonim şekilde) senin uzmanlığını gerçek kişiler üzerinden kanıtlar.

Yapılabilecekler:

  • “Ayşe Hanım 3 ayda bu noktaya geldi”

  • “Sadece 1 alışkanlıkla şu farkı gördü”

Güven, sadece bilgiyle değil, kanıtla kurulur.

6. Platformlara Uygun İçerik Türü Seç

Her platformun dili ve kitlesi farklı. Aynı içeriği her yerde paylaşmak yerine, platforma göre uyarlamak daha verimli olur:

Platform İçerik Türü Önerilen Konular
Instagram Reels, infografik, karusel Tarif, “önce-sonra”, bilinçlendirme
TikTok Hızlı bilgi, eğlenceli sunum Mit yıkma, “ne yiyorum” videoları
LinkedIn Blog stili içerik, başarı hikayesi Profesyonel gelişim, vaka anlatımı
Pinterest Görsel tarif panoları Smoothie tarifleri, yemek planı

7. Etkileşime Girmeyi Unutma

Algoritma yalnızca içerik üretmeni değil, etkileşim kurmanı da istiyor.
Yorumlara cevap ver, soru sor, anket yap.
Bir danışanla nasıl birebir ilgileniyorsan, takipçinle de öyle ilgilen.

Etkileşim teşvik edici örnekler:

  • “Sizce şu mu, bu mu?”

  • “En çok hangi saatlerde acıkıyorsunuz?”

  • “Benim gibi gece tatlı krizi yaşayan var mı?”

8. Profesyonel, Ama Samimi Ol

Unutma, sen uzmansın ama robot değil. İnsanların bir uzmana güvenmesi için onunla empati kurması gerekir.

✔ Gülümse.
✔ Kamera karşısında konuş.
✔ Kendi alışverişlerin, kahve tercihlerin, mutfak kazaların bile bağ kurdurur.

Yalnızca “beslenme bilgisi” sunan biri değil, aynı zamanda hayata dokunan biri olarak görülmen gerekir.

9. Büyümek İçin Reklama Mecbur Değilsin (Ama Bilinçli Kullansan Fayda Var)

Organik büyüme mümkündür. Ancak doğru hedefleme ile küçük bütçeli reklam kampanyaları, daha fazla danışana erişmeni sağlar.

Özellikle:

  • Lokasyon hedefli reklamlar

  • Belirli sorunlara yönelik içeriklerin (örneğin “insülin direnci” gibi) desteklenmesi çok daha verimli çalışır.

10. Takipçiyi Danışana Dönüştürmek İçin “Güven Tüneli” Kur

Her gönderin satış yapmak zorunda değil. Ama her gönderin “ben bu kişiye güvenebilirim” dedirtmeli.
Yolculuk şöyle ilerler:
Farkındalık → Tanıma → Güven → Bağ → Hizmet Talebi

Her içeriğin, bu yoldaki bir tuğla olduğunu unutma.